28 Ekim 2021 Perşembe

İhracat moral verdi

 

İHRACAT 2019’a hızlı başladı. Serbest bölge ihracatları ve antrepo verilerini de kapsayan genel ticaret sistemine göre ihracat Ocak’ta yüzde 6.33 artışla 13.9 milyar dolara yükseldi. Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı resmi olmayan geçici dış ticaret verilerine göre, Ocak’ta ithalat geçen yılın aynı ayma göre yüzde 26.9 azalışla 16.2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşirken, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 85.7 oldu. Ocakta dış ticaret açığı yüzde 74.6 azalışla 2.3 milyar dolara geriledi. İhracat verileri umut verirken, enflasyondaki düşüşü gıda fiyatları frenledi. Ocak’ta tüketici fiyatları yüzde 1.06 arttı ve yıllık enflasyon 0.05 puan yükselerek yüzde 20.35 oldu. Enerji fiyatları Ocak ayında elektrik, doğalgaz ve su . fiyatlarında yapılan indirimlerin etkisiyle yüzde 4.20 azaldı. Çekirdek göstergelerin yıllık enflasyonu ve ana eğilimi geriledi. Ocak’ta B ve C endekslerinin yıllık değişim oranları sırasıyla 0.6 ve 0.51 puan azalarak yüzde 19.55 ve yüzde 19.02 olarak gerçekleşti.

İHRACATTA YENİ SİSTEM

Tüm dünyada dış ticaret istatistikleri iki ana kategoride gruplandırılıyor. Özel ticaret sisteminde (ÖTS) gümrük sınırı esas alınırken, genel ticaret sisteminde (GTS) gümrük alanlarına ve serbest bölgelere giren ve çıkan mallar da dış ticaret verisinde kaydediliyor. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 74 ülke ÖTS’yi, 117 ülke ise GTS’yi kullanıyor. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, geçen hafta Ankara'da Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle’nin de katılımıyla gerçekleştirdiği basın toplantısında Bakanlık olarak 2019’da dış ticaret verilerini hem özel ticaret sistemine göre hem de genel ticaret sistemine göre paylaşacaklarım açıkladı. Özel ticaret sistemine göre Ocak ayı ihracatı yüzde 5.93 artışla 13.17 milyar dolar, ithalatı yüzde 27 azalışla 15.7 milyar dolar olurken, dış ticaret açığı yüzde 72.1 gerilemeyle 2.5 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Ocak’ta ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 57.77’den yüzde 83.85’e yükseldi.

2019 Ocak’ta özel ticaret sistemine göre yatırım malları ihracatı yüzde 26.8 artışla 1.5 milyar dolar olurken ithalatı yüzde 40.3 azalışla 1.6 milyar dolar düzeyinde kaldı. Hammadde ihracatı yüzde 6.2 artışla 6.36 milyar doları aşarken ithalatı yüzde 24. i azalışla 12.7 milyar dolar oldu. Tüketim malları ihracatının yüzde 0.04 azalışla 5.2 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği Ocak’ta, ithalat ise yüzde 34.3 azalışla 1.3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. Ocak ayında en çok ihraç edilen fasıl 1.96 milyar dolarla motorlu kara taşıtları, en çok ithal edilen fasıl ise 3.9 milyar dolarla mineral yakıtlar, mineral yağlar ve müstahzarlan oldu.

Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selva Demiralp, ABD Merkez Bankası Fed’in faiz artırımlarına ara vereceği sinyalini vermesinin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için finansal koşullarda bir rahatlama getireceğini vurgulayarak, bu rahatlamanın borç kanallarına daha rahat erişim sureti ile büyüme ve ihracatı olumlu etkileyeceğini vurguladı. 2019 ihracatındaki en büyük riskin global ölçekte yaşanması öngörülen yavaşlama olduğuna dikkat çeken Demiralp, “Avrupa ve Çin’de başlayan yavaşlama dünyanın geri kalanı için hem bir bulaşıcılık etkisi hem de küçülen ihracat pazarı anlamına geliyor” dedi.

SEPET GÜNCELLENDİ

Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) hesaplamalarında kullanılan endeks sepeti ve ağırlıklarını her yıl olduğu gibi bu yıl da güncelleyen Türkiye İstatistik Kurumu (TÜÎK) geçen hafta yılın ilk enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre sepette en büyük paya sahip olan gıda ve alkolsüz içecekler ile konutun ağırlığı artarken, ulaştırmanın ağırlığı azaldı. TÜFE, 2019’da 418 maddeyi kapsadı. Ocak enflasyon sepetinde ağırlığı yüzde 23.03’ten yüzde 23.29’a çıkan gıda ve alkolsüz içeceklerinde fiyat artışı Ocak’ta yüzde 6.43 oldu. Gıda ve alkolsüz içecekler yıllık enflasyonu Ocak’ta 5.86 puan artarak yüzde 30.97 düzeyinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) Ocak Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu’na göre işlenmemiş gıda yıllık enflasyonu bu dönemde 13.45 puan artışla yüzde 40.54’e ulaştı. Bu gelişmede, olumsuz hava koşullarına bağlı olarak sebze (yüzde 42.57) ve patates (yüzde 17.98) fiyatlarındaki artışlar öne çıktı, işlenmiş gıda grubunda ise fiyatlar yüzde 0.88 oranında artarken grup yıllık enflasyonu yüzde 22.15’e geriledi. Ocak’ta aylık en fazla düşüş gösteren grup enflasyon sepeti ağırlığı yüzde 7.21’den yüzde 7.24’e yükselen giyim ve ayakkabıydı.

Ocak’ta giyim ve ayakkabı fiyatları yüzde 7.95 düşüş gösterdi. Endekste düşüş gösteren bir diğer grup ise yüzde 3.10 ile konut oldu.

GIDANIN KATKISI 1.34 PUAN

Ocak’ta bir önceki aya kıyasla alt grupların yıllık tüketici enflasyonuna katkıları, enerji ve temel mal gruplarında sırasıyla 0.97 ve 0.65 puan düşüş, gıda ve hizmet gruplarının katkıları sırasıyla 1.34 ve 0.30 puan artış şeklinde oldu. TÜİK verilerine göre, yurtiçi üretici fiyatları (Yİ-ÜFE) Ocak’ta yüzde 0.45 oranında yükselirken, yıllık enflasyon 0.71 puan azalarak yüzde 32.93’e geriledi. Üretici yıllık enflasyonu Türk lirası ve emtia fiyatlarındaki yakın dönem gelişmelerine bağlı olarak gerileme kaydetti, ancak birikimli etkilerle yüksek seviyesini korudu. Bu arada gıda fiyatlarındaki artış hükümeti harekete geçirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “fiyatlara ayar çekeceğiz” sözleri sonrası belediyelerin kurağı tanzim marketler için ilk adım atıldı.

Prof. Dr. Demiralp, Ocak ayı enflasyon verisinin beklenti dahilinde ve bir önceki yılın Ocak ayı rakamına çok yakın bir seviyede gerçekleştiğini vurguladı. Kış aylarının gıda enflasyonunu yukarı iterken, giyim ve ayakkabı gibi sektörlerdeki indirimlerin mevsimsel enflasyonu aşağı çektiğini söyleyen Demiralp, bir seferlik faktörler denilen ÖTV ve KDV indirimlerinin devam etmesi ile elektrik ve do-ğalgaz indirimlerinin enflasyonu aşağı çektiğini bildirdi. Demiralp, “Enflasyon beklentileri ile şekillenen trendin kırılabilmesi için çok sabırlı bir parasal sıkı-laştırmaya hükümetin tam destek olması gerekir. Gıda enflasyonunda mevsimsel-lik ve trend etkisinin rolü görülüyor. Antalya’daki üretim toplam meyve sebze üretiminin yüzde 10’undan az. Bu kadar sınırlı etkinin ülke genelinde ölçülen gıda enflasyonunu açıklayabilmesi mümkün değil. Fiyatlama davranışlarındaki bozulmanın genel sorumlusu enflasyon beklentileridir” dedi.

BÜYÜKBAŞ SAYISINDA ARTIŞ

TÜÎK geçen hafta 2018 hayvansal üretim istatistiklerini de yayımladı. Buna göre büyükbaş hayvan sayısı 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 6.9 artarak 17 milyon 221 bin oldu. Sığır sayısı yüzde 6.9 artarak 17 milyon 43 bin, manda sayısı yüzde 10.5 artış ile 178 bin 397 oldu. Küçükbaş hayvan sayısı da 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 4.1 artarak 46 milyon 117 bine yükseldi. Toplam süt üretimi 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 6.9 artarak 22.1 milyon ton olarak gerçekleşirken, toplam kümes hayvanları sayısı bir önceki yıla göre yüzde 3.2 arttı.

TÜİK geçen hafta motorlu kara taşıtları istatistiklerini de açıkladı. 2018’de 903 bin 274 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 256 bin 298 adet taşıtın trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 646 bin 976 adet arttı.

Prof. Dr. Selva DEMİRALP / Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi
"Düşüş üçüncü çeyrekte iyice belirginleşecek"

2019'un ilk çeyreğinde baz etkisi aleyhimizde işleyebilir, enflasyondaki düşüşü sınırlayabilir. İkinci çeyrekte enflasyonun nasıl bir seyir izleyeceği büyük ölçüde tek seferlik faktörler dediğimiz vergi indirimleri ve fiyat seferberliklerinin ne kadar devam edeceğine bağlı olacak. Üçüncü çeyrekte ise baz etkisi bu sefer lehimize işleyecek. Geçen Ağustos'ta ve devam eden aylarda kur şoku nedeni ile enflasyonda bir patlama yaşadık. Bu sene enflasyondaki düşüş muhtemelen üçüncü çeyrekte en belirgin halini alacak ancak yılsonuna doğru yine baz etkisi ile yükseliş gösterecek.

Üç sene içerisinde enflasyonun yüzde 5.4’e inmesinde samimi bir niyet varsa faizlerin bir süre daha inmemesi gerektiğini düşünüyorum. Enflasyon beklentilerinde kalıcı bir düşüş önkoşulu henüz sağlanabilmiş değil. Merkezin bir kez kaybetmiş olduğu kredibilitesini tekrar kazanıp beklentileri hedefle tutarlı olarak çıpalayabilmesi için daha agresif bir para politikası duruşu sergilemesi gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder