Merkez Bankası üç likidite hamlesi yaptı ama bunlar yetersiz kaldı. Oysa yapılması gereken geç likidite penceresi faizini belirgin bir şekilde yükseltmek. Gecikildikçe işler daha da zorlaşıyor...
Trump'ın son kararının etkisi ne olur?
Küresel ekonomi açısından en büyük belirsizlik kaynağının ABD Başkanı Donald Trump olduğunu vurgulamaya devam ediyoruz. Trump, 8 Mayıs’ta yaptığı açıklamada ABD’nin 2015 yılında Tahran’ın nükleer silah geliştirme kabiliyetini engellemek üzere imzalanan uluslararası anlaşmadan çekileceğini belirtti. Geçen haftaki yazımızda bu konuyu özellikle gündeme getirmiştik. Önce küresel piyasalar üzerindeki etkisini değerlendirelim. Bunun için korku endeksi olarak bilinen VIX göstergesine bakıyoruz. Son günlerde 13.4 düzeyine kadar gerileyen VIX endeksi (15’in altı çok iyi olarak kabul edilir) küresel piyasaların İran meselesini şimdilik önemsemediğine işaret ediyor. Orta vade için piyasa kadar iyimser değiliz. Yaptırımlardan başlayalım. Kararın ardından ABD Hazine Bakanlığı’ndan da yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, Başkan Trump’ın kararının ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi (OFAC) tarafından derhal uygulanmaya başlanacağı bildirildi. OFAC denen bu kurum uluslararası hukukta hiçbir dayanağı olmasa da önüne gelen finans kuruluşuna ABD’nin ulusal güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle büyük cezalar yağdırabiliyor. İran ekonomisini derinden sarsacak yeni önlemlerin alınacağını belirtelim. OFAC’ın Türk bankalarına da yaptırımı söz konusu olabilir, bu nedenle de bu yanardağın aktifleşmesinden dolayı kaygılıyız. Hatırlanacak olursa geçen hafta Türkiye’nin notunu indiren derecelendirme kuruluşu S&P’nin karar metninden şu bölümü paylaşmıştık: “Anlıyoruz ki, ABD Hükümeti bir ya da birkaç Türk finansal kuruluşuna, kamuya ait olanlar dahil olacak şekilde, para cezası veya başka türlü cezalar vermeyi düşünebilir.” S&P’nin bu açık tehdidi ve ABD’nin İran anlaşmasından tek taraflı çıkması endişelerimizi artırdı.
Merkez Bankası'nın aldığı önlemler yeterli mi?
Geçen hafta dolar/TL kuru 4.3746 seviyesine kadar tırmandı; üstelik Merkez Bankası’nın döviz tarafında devreye soktuğu üç likidite hamlesine rağmen. Merkez faiz dışı kanallar üzerinden denemeler yapıyor ama bu cılız önemlerin etkisiz kalacağını biliyoruz. Hele bir tanesi var ki yapmasa da olur. Merkez Bankası piyasadan TL çekip karşılığında döviz verdiği ihalelerin limitini yükseltti. Buna swap işlemi diyoruz. Merkez kendisine TL verenlere yüzde 13.5 faiz ödüyor. Piyasa faizinin (gösterge faiz) yüzde 16’ya yaklaşmış olduğu bir ortamda kim yüzde 13.5’ten Merkez’e para vermek ister? Bunları “önlemmiş” gibi sunmak maalesef itibar kaybına yol açıyor. Yapılması gereken belli, geç likidite penceresi faizini belirgin bir şekilde yükseltmek. Üstelik bunu pratikteki politika faizini (TCMB ortalama fonlama maliyeti) fazla artırmadan yapmak mümkün. Geciktikçe de güçleşiyor. Geç tedbir, güç tedbir doğurur.
Zirve sonrası düşüş olur mu?
Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında basma kapalı gerçekleştirilen ekonomi zirvesinden sonra yapılan yazılı açıklamada “Kur rejimi, döviz tevdiat hesapları ve kambiyo rejimi başta olmak üzere hiçbir konuda, piyasa mekanizması dışında yöntemler asla söz konusu değildir” vurgusu dikkat çekici olduğu gibi son derece de yerindeydi. Ancak kurda arzulanan gerileme gerçekleşmiyor. Reel sektör 220 milyar dolar civarındaki net döviz borcu nedeniyle tehdit altında. Bankaların sorunlu kredilerinin toplam içindeki oranı da yüksek tek hanelere çıktı.
Bitişikteki grafikte bulunuyor orijinal metin. S&P bankaların sorunlu kredilerinin toplama oranına 1.5 puan varlık yönetimine satılmış olanlar için 3.8 puan yapılandırılmış olanlar için ekliyor ve sorunlu kredi oranını yüksek tek hanelerde hesaplıyor. Kuru neden durdurmamız gerektiğine bir kez daha vurgu yapmış olayım. Kararlı ve hızlı bir müdahale gerektiğinin de altını çizelim.
Kurda yakın vadede ne beklemeliyiz?
Temel ve teknik göstergelere göre kurda orta vadede yukarı yönlü eğilimin devam etmesi kuvvetle muhtemel. Ancak kısa vadede soluklanması ve taban arayışına geçmesi beklenebilir. Döviz almak için uygun seviyelerde olmadığımızı (kısa vade için) belirterek bitireyim.
ERKİN ŞAHİNÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder