10 Ocak 2019 Perşembe

Koyun veya keçi yardımı yapan kurum sayısı artmış durumda

KÜRESEL İnsani Yardım Raporu 2018 verilerine göre, dünyada 2 milyar kişi yoksulluk, 753 milyon kişi de aşırı yoksulluk içinde yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Dünya Bankası’nın yayınladığı verilere göre, şiddetli yoksulluk altında yaşayan kişiler dünya genelinde yıllara göre bir azalma gösteriyor. Hal böyleyken yoksullukla mücadele için sürdürülebilir projeler büyük önem taşıyor. Birçok demek ve vakıf bu alanda öncü çalışmalar yapıyor. Tarım ve hayvancılık alanında çeşitli projeler, mikro krediler, bakkal dükkanları açmak ve dikiş makinesi bağışı gibi çeşitli projeler yürütülüyor. Bunlardan en çok besi hayvancılığı öne çıkıyor. Süt keçisi projeleri ise keçinin en zorlu doğal şartlara dayanıklı olmasından ötürü en üst sırada.

Son yıllarda küçükbaş hayvancılık yapılan bölgelerde koyun veya keçi yardımı yapan kurum sayısı artmış durumda. Keçi ve koyun sahipleri hayvanın sütünü satarak geçimini sağlıyor. Süt keçisi projeleriyle birçok dernek uzun süreli olarak ailelerin ayakta kalabilmesine yardımcı oluyor. Süt keçileri kalıcı gelir kaynağı oluşturuyor. Ailelere verilen genellikle üç dişi ve bir teke keçi veriliyor. Böylece bir süre sonra keçiler sürü haline geliyor ve ticarete konu olabiliyor. Yoksullukla mücadelede önemli bir yol alınmasını sağlayan keçi projelerini derledik...

İHH İNSANİ YÂRDIM VÂKFI

HAYVANCILIK EĞİTİMLERİ VERİYOR

ÎHH İnsani Yardım Vakfı, sekiz yıldır Yetim Dayanışma Günleri adı altında 55 ülkede aileleri desteklemek amacıyla kalkındırma projeleri yürütüyor. IHH Yetim Birimi Başkanı Reşat Başer. babalarını kaybettikten sonra hayat şartları daha zorlu hale gelen kırsaldaki ailelerin hayatlarını idame ettirebilmeleri için yapılan kalkındırma projelerinin çok etkili olduğunu belirtiyor. İHH yetim ailelere süt keçisi, sağmal inek, süt koyunlarını yemleriyle birlikte teslim ediyor. Bugüne kadar 853 aileye toplam 1143 hayvan teslimi yapıldı. Aileler kendi ihtiyaçları dışında çevrelerindeki hayvancılığın gelişmesine de etki ediyor. Aileler kendi ihtiyaçları dışındaki süt veya süt ürünlerini satarak maddi gelir elde ediyor.

Derneğin kalkındırma projeleri Türkiye’nin yanı sıra Asya, Afrika ve Ortadoğu’daki birçok ülkede yürütülüyor.

İhtiyaca göre tespit edilen hayvan türleri proje kapsamında temin edilerek IHH heyeti ve gönüllülerin katılımlarıyla ailelere teslim ediliyor. Bölgelerdeki ziyaretler esnasında geçmiş yıllarda teslim edilen hayvanların durumları da gözlemlenerek projenin etkileşimi takip ediliyor. Bu ziyaretlerde hayvan sayısı artan ailelerin durumlarındaki iyileşme ve değişimler de gözleniyor. Başer, kalkındırma projelerini geliştirmek istediklerini ifade ediyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Hayvancılığı daha bilinçli yapabilecekleri eğitimleri vererek bağışlardan azami düzeyde istifade etmelerini amaçlıyoruz. Bu kapsamda Etiyopya’da Yetim Eğitim Ve Rehabilitasyon Merkezimizde düzenli olarak bölgede yasayan ailelere hayvancılık, tarım başta olmak üzere uzmanlar tarafından uygulamalı eğitimler veriliyor. Bu çalışmaların daha kapsamlı yürütülmesi için bu tür merkezlerin sayısını artırmayı ve daha bilinçli tarım ve hayvancılık yapılmasına katkı sağlamayı planlıyoruz.”

SEN DE GEL DERNEĞİ

KEÇİLER EĞİTİM MASRAFLARINI KARŞILIYOR

Sen De Gel Derneği dünyada en az gelişmiş ülkeler arasında yer alan Gambia ve Senegal’de insanların geçimlerini sağlamak üzere sürdürülebilir projeler gerçekleştiriyor. Balıkçılık, kadın bahçeleri, küçükbaş hayvancılık projeleri yürüten dernek bu projelerle binlerce insanın hayatına dokunuyor. Sen De Gel Derneği Yönetim Kurulu Başkam İbrahim Betil sürdürülebilir projelerle, “Günde bir öğün pirinçle beslenerek yaşamlarını sürdürmeye çalışan, vılda bir kere et yiyebildikleri için dua eden insanların besin kaynaklarını çoğaltabilmeyi” amaçladıklarını belirtiyor. Dernek, Gambia’da dört köye verdikleri yedi balıkçı teknesi, balıkçı ağları ve tekne motorları ile Gambia nehrine balığa çıkanlar her gün tutulan balıkların yüzde 50’sini köylerinde yaşayanlara dağıtmakla yükümlü tutuyor. Böylece 18 ayda tutulan balıklarla 7 binden fazla insanın beslenmesine katkı sağlandı.

Dernek, küçükbaş hayvancılık projesiyle her bir aileye verdikleri bir dişi bir erkek keçi veya koyunun üç yıl boyunca kesilmemesi ve satılmamasını, yeni doğan her yavrudan bir tanesini köyde başka bir aileye vermesini istiyor. Betil, keçilerin koyunlara göre üreme sıklığının daha çok ve erken olduğu bilgisini veriyor ve “Köyde gerçekleşen öz denetimle daha fazla sayıda aileler hayvancılık projesine dahil oluyor. Aileler kendilerine kalan yavru keçi veya ko-yunları 1-2 yıl besledikten sonra kesip et yeme olanağı buluyor. Hayvancılık projesinin en önemli etkilerinden biri aileye kalan her iki yavrudan birinin pazarda satılarak elde edilen parayla çocuklarının eğitimine destek verebilmeleri oluyor” diye konuştu.

Dernek 2ül4’ten beri 2 bin 229 keçi koyun dağıtımı yaptı. 864 ihtiyaç sahibinin yararlandığı proje bağışçıların ve bazı şirketlerin yaptıkları yardımlarla ihtiyaç sahiplerine ulaşıyor. Aralarında bir bankanın su firmasının, oyun merkezinin ve gıda firmasının da bulunduğu bağışçıların ismi proje dosyasında yer alıyor. Betil, sivil toplumda şeffaflığın ve hesap verilebilirliğinin önemini vurguluyor.

HÂK İNSANİ YÂRDIM DERNEĞİ

i HEDEFİ ÇİFTLİK KURMAK

2017’den beri yetim annelerine keçi bağışlarında bulunan Hak İnsani Yardım Derneği proje kapsamında bir erkek ve bir dişi süt keçisi hediye ediyor. Dernek, projeyi Orta Afrika’da yardıma muhtaç bölgelerde uyguluyor. Keçi Projesi Koordinatörü Hüseyin Sağlık hedeflerinin yardıma muhtaç ailelerin anlık ihtiyaçları dışında sürdürülebilir, kendi ayakları üzerinde durabilecekleri bir yardım programı uygulamak olduğunu vurguluyor.

Sağlık, “Ailelere verdiğimiz bir dişi bir erkek çift keçiyle amacımız günlük süt ihtiyaçlarını ve sütten elde ettikleri ürünlerden faydalanmalarmı sağlamak.

Bunun dışında senede iki defa üreyen bu çift keçilerin yavrularını satarak maddi gelir elde ediyorlar. Bu gelirle ailelerin günlük giderlerine ve çocukların okul masraflarına

büyük katkı sağlanıyor. Bu yönüyle bereketli bir proje olduğuna şahitlik ettik. Şimdiye kadar 1000’e yakın yetim ailesini çift keçilerle buluşturduk. İleride gerekli bölgelerde kurmayı düşündüğümüz çiftliklerle tüm ihtiyaç sahibi ve yetim ailelerine ulaşmayı hedefliyoruz” diyor.

YARDIMELİ DERNEĞİ

SUDAN, ETİYOPYA VE SOMALİ’DE

Yardımeli Derneği 2013‘den beri doğal afet ve savaş bölgelerinde acil yardım yaptıktan sonra kalıcı ve sürdürülebilir projeler geliştiriyor. Dernek mikro finans projelerinin farklı modellerini Afrika, Asya ve Ortadoğu ülkelerinde dikiş makinesi, eşek arabası, motorlu taşıma aracı almak ve mini bakkal dükkanı açmak gibi faaliyetlerle muhtaç ailelere destek sağlıyor. Süt keçisi projesiyle ihtiyaç sahiplerine geçim kaynaklan oluşturmayı hedefliyor. Aileler derneğin yurtdışı ofisleri veya partner kuruluşların raporları doğrultusunda tespit ediliyor. Proje kapsamında tespit edilen ihtiyaç sahibi ailelere bakabilecekleri kadar keçi, koyun ya da inek gibi hayvanlar hediye ediliyor.

Yardımeli Derneği Başkanı Dr. Sadık Danışman, ailelerin bu işi yapabilecek düzeyde olmalarına dikkat ettiklerini belirtiyor. Aile ilk aşamada hayvanla-rın sütünden faydalanıyor. Bakımını yapıyor, çoğaltıp ticaretini yapıyor, etinden ve derisinden faydalanıyorlar. Proje halen Sudan, Etiyopya ve Somali’de uygulanıyor. Bugüne kadar 2 bin 206 aileye hayvan dağıtımı yapıldı. Ailelere iki adet süt keçisi veriliyor. Ailede nüfus fazla ise ve bakabilecek kabiliyette iseler keçi sayısı artırılabiliyor. Ülkede bulunan ofisler ve partner kurumlar aracılığı ile kontrol ve denetimler yapılıyor. Dernek ayrıca aileler çok zor durumda kalmadıkları takdirde, keçileri kesmelerini istemiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder