12 Ocak 2019 Cumartesi

Kurların düşmesiyle öne çıkan 18 hisse

YILSONU bilançolarının açıklanmasına çok az bir süre kaldı. Kurların volatil olduğu dönemlerde hisse seçimi oldukça önemli. Bilançolardaki döviz pozisyonları da hisse seçiminde önemli kriterler arasında yer alıyor. Buna göre 2018 son çeyreğinde TL’ye göre dolar, euro ve Japon Yeni’nin sırasıyla yüzde 12.2, yüzde 13.3 ve yüzde 9.8 oranlarında değer kaybetmesinin döviz açık pozisyonu olan şirketlere olumlu yansıması bekleniyor. Diğer bir deyişle döviz açık pozisyonu olan şirketlerin son çeyrek finansallarına kambiyo tarafından olumlu bir katkı bekleniyor.

özellikle de 2017 dördüncü çeyreğinde TL’nin bu üç para birimi karşısında değer kaybı yaşaması iki dönemin karşılaştırılması açısından önemli. Çünkü bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, geçen yılın (2018) son çeyreğinde TL’nin değer kazanması döviz açık pozisyonu bulunan şirketler için kur farkı geliri anlamı taşıyor.

Bilindiği gibi net yabancı para pozisyonu şirketin yabancı para cinsinden olan varlıkları ile kaynakları arasındaki farka deniyor.

Eğer net yabancı para pozisyonu negatif ise bu döviz açığı demek. Döviz açığı olan şirketler döviz kurlarının yükselmesinden negatif, düşmesinden ise pozitif etkileniyorlar.

Analistler de yılsonu bilançoların da hisse bazında analiz yapılırken bu verilere de dikkat edilmesini öneriyor. Bu kapsamda üçüncü çeyrekte net dönem zararı açıklayan Türk Telekom 1.831 milyon TL, Ak Enerji 557milyon TL, Torunlar GYO 546 milyon TL, Migros 530 milyon TL, Sinpaş GYO 379 milyon TL ve İzmir Demir Çelik 356 milyon TL kur farkı geliri yazarak döviz kurlarındaki düşüşlerden olumlu etkilenecek şirketler olarak ön plana çıkacağı hatırlatılıyor. Özellikle son altı ayda TL tarafında oynaklığın artmasına paralel döviz pozisyonlarının daha önemli hale geldiğini kaydeden uzmanlar, ancak döviz açığı ya da fazlasının bir hisse seçiminde tek başına yeterli bir kriter olmadığım da vurguluyor. Analistler, bu kapsamda 2018’in son çeyreğinde dövizin düşüşünden döviz pozisyonu tarafında olumlu etkilenecek 18 hisseye dikkat çekiyor.

"KAMBİYO TARAFINDAN OLUMLU KATKI"

2018 yılının son çeyreğinde Türk Lirası’nm diğer para birimlerine karşı değer kazanımma şahitlik ettiğimizi hatırlatan Al Capital Yatırım Menkul Değerler Analisti Yunus Şahin, “Son çeyrekte dolar TL’ye karşı yüzde 12.2, euro ise yüzde 13.3 değer kaybı yaşadı. Dolayısıyla döviz açık pozisyonu olan şirketlerin son çeyrek finan-sallarına kambiyo tarafından olumlu bir katkı gelmesi bekleniyor” dedi.

2018 yılının üçüncü çeyreğinde durumun bunun tam tersi olduğuna dikkat çeken Şahin, Türk Lirası’na karşı doların yüzde 31.3 euronun ise yüzde 30.9 değer kazandığını anımsatıyor. Bu kapsamda döviz açık pozisyonu olan şirketlerin bilançolarında ciddi bozulmalar gözlemlediğimizi ancak son çeyrek itibariyle bu şirketlerde kısmi bir rahatlama göreceğimizi belirtiyor.


"TEK KRİTER DEĞİL"

Özellikle son altı ayda TL tarafında oynaklığın artmasına paralel döviz pozisyonlarının daha önemli halle geldiğini kaydeden Şahin, ancak döviz açığı ya da fazlasının bir hisse seçiminde tek başına yeterli bir kriter olmadığını söylüyor. Şirketlerin bu şekilde gelen dönemsel gelir giderlerinden ziyade faaliyetlerinden elde ettiği kazançlarla öne çıkması gerektiğini belirtiyor. Şirket seçiminde döviz tarafında çok risk almayan ya da gelirleri cinsinden borçlanan ve doğal hedge sahibi olan şirketlerin tercih edilmesini önererek şu yorumu yapıyor:

“Özellikle enerji sektörü ciddi miktarda döviz açığı olan bir sektör. Sektörde yatırımlar yapılırken kullanılan krediler büyük oranda yabancı para cinsindendi ve son dönemdeki kurun dengelenmesi ile Türk Lirası’nın değer kazanmasından da en fazla olumlu etkilenen sektör enerji oldu. İthalata dayalı satış yapan perakende de Türk Lirası’nın değer kazancından olumlu etkilenen bir başka sektör.”

ŞahirVc göre, Ak Enerji, Zorlu Enerji, Aksa Enerji, Türk Hava Yolları, Migros, Türk Teiekom, Torunlar GYO, Coca-Cola İçecek, İzmir JDemir Çelik, Anadolu Efes, Sinpaş GYO, Anadolu Grubu Holding, Aksa Akrilik, Odaş Elektrik ve Sasa Polyester son çeyrekte dövizin düşüşünden döviz pozisyonu dolayısıyla olumlu etkilenecek şirketler olarak öne çıkıyor.

"DEMİR ÇELİK, HAVACILIK, ENERJİ"

2018 yılına 3.79 seviyesine yakın işlemlerle başlayan dolar kurunun yılı 5.29 seviyesinden tamamladığını bunun da yaklaşık yüzde 40 oranında bir artışa tekabül ettiğini belirten Meksa Yatırım Kuyumcukent Pazarlama Müdürü Eren Can Umut, “Euro kuruna baktığımızda 2018 yılı 4.5450 seviyesinden açılırken yıllık kapanış 6.0650 seviyesinden gerçekleşmiş. Euro kuru da yüzde 33 seviyesinden biraz daha fazla bir artış gerçekleştirmiş. Tabii yıl içerisinde özellikle ağustos aymda oldukça sert yükseliş hareketlerinin görüldüğünü ve euro/TL’de 8.22’lerin, dolar/TL’de ise 7.21 seviyelerinin test edildiğini görmüştük” diyor.

Döviz açık pozisyonunun, en basit anlatımı ile bir şirketin döviz yükümlülüğünün döviz varlığından yüksek olması olarak tanımlanabileceğini dile getiren Umut, kurların volatil olduğu dönemlerde hisse seçiminin oldukça önemli olduğunu söylüyor. Zaten bunu son altı ayda yurtiçi kurlarda yaşanan dalgalanmanın hisse senetleri üzerinde nasıl etkili olduğunu yaşayarak gördüğümüzü de hatırlatarak, “Özellikle kurların sert yükseliş yaşadığı dönemlerde döviz açık pozisyonunun yüksek olması ve kurlarda yaşanan hareketliliğe karşın yeterli hedge mekanizması uygulamayan şirket hisselerinin satış baskısı altında kaldığını takip ettik” diyor. Eğer bir şirketin döviz açığı varsa ve bu açığı hedge etmemişse TL’deki değer kaybının şirketin döviz baziı borç veya giderlerini TL cinsinden artıracağını belirterek, bu durumun bilançolara kambiyo zararı olarak yansıyacağını söylüyor. Dolayısıyla şirketin zarar açıklamasını ya da kar rakamının düşebileceğini belirterek, bu yüzden kur hareketlerinin hisse senetleri üzerinde oluşturduğu etkiyi şirket bazında iyi incelemesini öneriyor. Ancak, her ne kadar döviz pozisyonu şirket hisse fiyatlaması açısından bir unsur olsa da tek başına değerlendirilmemesi gerektiğini hatırlatarak, yani alım kararı verilirken sadece bu unsura bakmanın doğru olmadığını hatırlatıyor.

Dövizin TL karşısında değer yitirmesinden özellikle demir-çe-lik, havacılık ( petrol fiyatlarına da ciddi anlamda bağlı ) enerji, iletişim sektörlerinin olumlu etkilenmesini bekliyor. Umut’a göre, Ereğli Demir Çelik, Türk Telekom, Sasa Polyester, Türk Hava Yollan, Kardemir, Turkccll ve Coca-Cola İçecek son çeyrekte dövizin düşüşünden döviz pozisyonu dolayısıyla olumlu etkilenecek şirketler olarak öne çıkıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder