MERKEZ Bankası’nm 19 Kasım tarihli toplantısında faiz oranlarını yüzde 15’e yükseltmesiyle birlikte uzun bir aradan sonra Türk Lirası’na yatırımın cazibesi arttı. Faiz artırımının hemen ardından mevduat faizleri yüzde 16’ların üzerine çıkarken, gösterge bono faizi yüzde 15’lere, gecelik repo faizleri ise yüzde 15.30’lara ulaştı. Merkez Bankası aralık ayı toplantısında faiz artırmasa bile TL’ye yatırımın 2021 baharına kadar cazibesini koruyacağı görüşünü savunan para yöneticilerine göreyse, önümüzdeki günlerde repo ve bono olmasa bile mevduat faizlerinde bir miktar daha yükseliş yaşanacak.
Tabii konu Türk Lirası olunca burada en önemli belirleyici de tartışmasız Merkez Bankası’nın faiz konusundaki kararı oluyor. Bu nedenle Banka’nın 24 Aralık’ta gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı büyük önem taşıyor. Banka söz konusu toplantısında faiz artırım kararı alırsa bu tüm TL cinsi yatırım araçlarının faiz oranlarını, dolayısıyla yatırımcıların getirilerini de yükseltecek.
FAİZ ARTACAK MI?
Faiz artırımına ilişkinse piyasalarda farklı görüşler var.
Bir kesim döviz kurlarında hareketlenme yaşanmazsa Merkez Bankası’nın yılın son PPK toplantısında faizleri artırmayacağı görüşünde. Buna karşın enflasyondaki yükselişe dikkat çeken bir diğer kesim ise Merkez Bankası’ndan bir puan ve biraz üzerinde bir faiz artışı geleceğini düşünüyor.
Bu yüzden herkes nefesini tutmuş PPK toplantısını bekliyor.
Gelelim tasarrufuna adres arayan yatırımcı tarafına... Öncelikle şunu belirtmekte fayda var; uzun süredir reel getiri elde edemeyen, yani parasını enflasyona karşı koruyamayan TL yatırımcıları için cazip bir dönem başladı. Ve bu sürecin enflasyonda sürpriz bir düşüş yaşanmazsa bahar aylarına kadar da sürmesi bekleniyor. Bu nedenle bu faiz oranlarından DİBS’e veya orta vadeli mevduata yatırım yapanların karlı çıkacağı görüşü hakim. Ancak vade seçimine karar vermeden önce PPK toplantısından çıkacak kararı beklemenizi öneririz.
"MEVDUATTA YÜKSELİŞ SÜREBİLİR"
Yatırım Finansman Ekonomisti Erol Gürcan, TCMB’nin 19 Kasım’da politika faizini yüzde 10.25’ten yüzde 15.00’a yükseltmiş olmasını, ilâve bir sıkılaşma adımından ziyade bir sadeleşme adımı olarak değerlendirmek gerektiğini söylüyor. Son haftalarda DIBS, repo ve mevduat faizlerinde görülen artışın ise kısmen bu gerekçeyle açıklanabileceğini ifade eden Gürcan, sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Kasım ayı enflasyon rakamlarının piyasa beklentilerinin oldukça üzerinde gerçekleşmesi, özellikle maliyet kaynaklı unsurların enflasyon görünümündeki yukarı yönlü riskleri güçlendirmesi ve beklentilerde devam eden bozulma gibi unsurlar nedeniyle TCMB’nin kısa vadede yeniden politika faizinde artışa gitmesi muhtemel görünmekte. Dolayısıyla, repo ve mevduat faizleri tarafında yükselişin sürmesi muhtemel denilebilir. Ayrıca, yılsonunda Aktif Rasyosu’nun uygulamadan kalkmasının ardından mevduat faizleri özelinde bir yükseliş görülmesi de beklenebilir. TCMB’nin rasyonel politika adımlarını sürdürmesi kredibilitesini artırıp, ülke risk primini azaltıcı etki yapacağından; bono-tahvil faizlerindeki artışın görece daha sınırlı kalabileceğini değerlendiriyoruz.”
Gürcan, özellikle son enflasyon verilerinin ardından faiz artırım olasılığının güçlendiğini ifade ediyor. Ayrıca, dolari-zasyon eğiliminin terse dönmesine katkı sağlayabilmek için de ilâve sıkılaşmaya ihtiyaç olduğu görüşünü ifade eden Gürcan, “Son enflasyon verisi piyasa beklentilerinin yaklaşık 1.3 puan üzerinden gerçekleşti ve 2021 bahar aylarında yıllık enflasyonun yüzde 15-15,5 civarlarına yükselme riski arttı. Dolayısıyla, TCMB’nin 24 Aralık’taki PPK toplantısında en azından 100-150 baz puan civarında bir artışa gitmesinin yerinde olacağını değerlendiriyoruz” diyor.
"MERKEZ FAİZ ARTIRMAZ"
Invest AZ Araştırma Müdürü Yusuf Topçu, 19 Kasım’dan itibaren politika faizi ve Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti’nde yüzde 15 dönemine girildiğini hatırlatıyor. Serbest piyasada oluşan faiz oranlarının ise bu tarihten sonra hep birlikte bu seviyelere geldiğini hatta bazılarının bu seviyeyi de geçtiğini hatırlatan Topçu, şu değerlendirmede bulunuyor: “Özellikte TL Gecelik Referans Faiz Oranı’nda (TLREF) yüzde 16’nın kıyısını gördükten sonra tekrar yüzde 15.30 seviyelerine geri dönüldü. Hazine bonolarında da yüzde 15’den çok uzaklaşmayan oranlar var. Kasımda gelen aylık enflasyonun zirve olma, aralık ayı ile birlikte yıllık enflasyonda zirveyi görme ve enflasyonun I hızının artma döneminin I bitmesi muhtemel. Böylesi bir durumda en fazla yüzde 15’i geçmeyen bir yıllık enflasyonla bu sıkılaşma döngüsü kapatılabilir. Bu süreçte Türk CDS primlerinde de büyük gevşeme yaşandı. Risk algısındaki düşüş faizlerdeki artışın da hızını kesiyor diyebiliriz. Tüm bu yaşanan gelişmeler dahilinde dolar/TL ufak bir bantta hareket ederek 7.80’de sabidendi.”
Topçu, Merkez Bankası’nm aralık ayı toplantısında faiz artırımına gitmeyeceği görüşünde. Hali hazırda, Gecelik Borç Verme’de yüzde 16,50, Geç Likidite Penceresi’nde ise yüzde 19.50’ye kadar bir payın bulunduğunu hatırlatan Topçu, faize ilişkin beklentilerini ise şöyle özetliyor: “10 Aralık Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve 11 Aralık Avrupa Birliği (AB) liderler zirvesi yaklaşıyor. Buradan çıkacak kararlara göre TCMB’nin politika faizini yukarı çekmek için üzerinde baskı artacaktır ancak uygulama noktasında bir zorunluluk yok. Rüzgâr tersine döner hızlı bir kur hareketi yaşanırsa TCMB’nin burayı durduracak hareket alanı yerli yerinde duruyor. Asıl mesele kasım ayı başından beri süren piyasa dostu yönetim anlayışının devam edip etmeyeceği. Burada da daha geçen hafta Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, TCMB’nin bağımsızlığına vurgu yaparak piyasanın istediği takdirde faiz artışına gidilebileceğinin sinyalini verdi. Dolayısıyla yıllık enflasyonda yüzde 15 üzeri görülmeyeceği bir senaryoda -ki bence öyle olacak gibi- politika faizinin yüzde 15’te bırakılarak sıkılaştırma döneminin bitirilebileceği kanaatindeyim.”
"MEVDUATTA 18'İ GÖREBİLİRİZ"
întegral Yatırım Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu’ya göre, mevduat faizlerinde bir miktar daha yükseliş yaşanabilir, özellikle bankacılık sektörünü yakından ilgilendiren Aktif Rasyosu’nun kalkması ile birlikte mevduat faizlerindeki yükselişin destekleneceği tahmininde bulunan Turşucu, “İlk aşamada mevduat faizleri yüzde 16-17 bandına çıkabilir. Ancak ardından bir faiz artışı da gelirse ilerleyen aylarda faizde yüzde 18 seviyelerini de görebiliriz. Bu durum özellikle dolarizas-yonun tersine çevrilmesinde etkili olabilir” diyor. Turşucu, enflasyondaki gelişmelere bağlı olarak Merkez Bankası’ndan en az 100 baz puanlık bir faiz artışı bekliyor. Buna göre politika faizinin yüzde 15’den, yüzde 16 seviyesine çıkabileceği değerlendirmesinde bulunan Turşucu, “Şimdiden yabancı raporlarında 100-150 baz puan artış beklentilerine yer veriliyor. Ben de önceki toplantıda piyasa beklentilerine uygun hareket eden TCMB’nin bu toplantısında da piyasa beklentilerini gözeteceğini düşünüyorum.”
14 Mart 2021 Pazar
TL'nin yıldızı parladı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder